Türkiye, son günlerde sağlık sektöründe yaşanan dehşet verici “Yeni Doğan Çetesi” skandalını konuşuyor. Bebekleri anlaşmalı özel hastanelere yönlendirerek haksız kazanç elde eden ve ihmalkâr davranışlarıyla 10 bebeğin ölümüne neden olan organize suç şebekesi, toplumda büyük tepki topladı. Özel hastanelerle bağlantılı çetenin SGK’yı milyonlarca lira dolandırdığı ortaya çıktı.
Türkiye Komünist Partisi (TKP), sosyal medya hesaplarından yaptığı paylaşımda bu tür eylemlerin tekrarının yaşanmaması için sağlık hizmetlerinin tamamen devlet eliyle, eşit ve ücretsiz olarak sunulması gerektiğini vurguladı.
TKP’den yapılan açıklamada, “Yenidoğan Çetesi’nin gerçekleştirdiği acımasız eylemlerin tekrarının yaşanmaması için sağlık piyasanın konusu, insan hayatı ve sağlığı da bir kâr kapısı olmaktan çıkarılmalıdır. Tüm sağlık hizmetleri devlet eliyle eşit ve parasız olarak gerçekleştirilmelidir.” ifadelerine yer verildi.
Açıklamanın tamamı şu şekilde;
“Yenidoğan Çetesi adıyla anılan ve 10 bebeğin ölümüne de neden olan çetenin yaptıkları son günlerde kamuoyunda yoğun olarak tartışılıyor. Geçtiğimiz dört beş yıl boyunca özel sağlık sistemi üzerinden yürüyen büyük bir çete faaliyeti söz konusu olan. Karşı karşıya olduğumuz bu tablo, basına da yansıyan detaylarıyla neden ve nasıl oluştu sorusu önümüzde duruyor.
Kötü niyetli bir çete, insanlıktan nasibini almamış çete mensupları… Evet, bunlar var ve doğru, ama soru hâlâ orta yerde duruyor: İnsan hayatına kastetme pahasına böyle bir soygun faaliyeti, bu kadar uzun süre neden ve nasıl yaşandı, yaşanabiliyor?
Özel hastane patronlarının, bu patronlar arasında yer alan AKP’li, MHP’li kimi siyasetçilerin adının da geçtiği kirli, karanlık bir tablo ile karşı karşıyayız. Para kazanmak, kâr elde etmek üzerine kurulu bir sağlık sisteminde bu ve benzeri kirli tabloların ortaya çıkması ise kaçınılmaz. Sadece para kazanma amacıyla açılmış hastaneler ve hastalar üzerinden kazanç elde etmek üzere gerçekleştirilen faaliyetler söz konusu olan. Sağlık sistemi piyasanın kuralsızlığına teslim olunca, asıl amaç para kazanmak olunca çete faaliyetleri de, insan hayatını hiçe sayan acımasızlıklar da doğallaşıyor. Sağlık bir kere alınır satılır bir nesne hâline gelince insan sağlığı da ticari bir faaliyetin konusuna indirgeniyor. İnsanlar parasını verebildiği kadar sağlıklı olabiliyor ya da insan hayatına ve sağlığına kasteden her örnek, ticari bir usulsüzlüğün konusu olarak karşımıza çıkıyor.
Yenidoğan Çetesi’nin gerçekleştirdiği acımasız eylemlerin tekrarının yaşanmaması için sağlık piyasanın konusu, insan hayatı ve sağlığı da bir kâr kapısı olmaktan çıkarılmalıdır. Tüm sağlık hizmetleri devlet eliyle eşit ve parasız olarak gerçekleştirilmelidir.”
