Osmanlı tarihinde, padişahların ölüm süreçleri ve cenaze törenleri devletin politik ve sosyal yapısına göre büyük önem taşır. Ancak, bir padişahın cenaze namazının üç defa kılınması oldukça nadir bir olaydır.
Hangi Osmanlı Padişahının cenaze namazı 3 defa kılınmıştır?
Şıklarda yer alan seçenekler şunlardır:
- a: Kanuni Sultan Süleyman
- b: Yavuz Sultan Selim
- c: Yıldırım Bayezid
- d: Fatih Sultan Mehmed
Osmanlı İmparatorluğu’nun en ünlü padişahlarından biri olan Kanuni Sultan Süleyman (I. Süleyman), gerek yaptığı seferler gerekse hukuk alanındaki reformları ile Osmanlı tarihine damgasını vurmuş bir hükümdardır. 10. Osmanlı Padişahı ve 89. İslam Halifesi olarak bilinen Kanuni Sultan Süleyman, Zigetvar Seferi sırasında hayatını kaybetmiştir. Ölümü, askerlerin ve devletin moralini etkilememesi için sefer sırasında bir süre gizlenmiş, ancak cesedi Osmanlı topraklarına geri getirildiğinde büyük bir saygıyla defnedilmiştir.
Kanuni Sultan Süleyman’ın cenaze namazı, onun imparatorluk içerisindeki saygınlığı ve dini otoritesi sebebiyle üç farklı mekânda, üç defa kılınmıştır. Bu uygulama, Kanuni’nin imparatorluğa ve İslam dünyasına yaptığı hizmetlerin bir yansıması olarak görülür.
- Zigetvar Otağı: Kanuni Sultan Süleyman, 1566 yılında Zigetvar Seferi sırasında hayatını kaybetti. İlk cenaze namazı, ölümünden kısa bir süre sonra Zigetvar Kalesi karşısında, padişahın muhteşem otağında kılındı. Bu, ölümünün askerlere ve seferin gidişatına olumsuz yansımasını önlemek amacıyla gizlilik içinde gerçekleştirilen bir törendi.
- Belgrad: Sultan Süleyman’ın naaşı, Zigetvar’dan sonra Belgrad’a taşındı. İkinci cenaze namazı, bu stratejik Osmanlı şehrinde kılındı. Belgrad, Osmanlı’nın Avrupa’daki önemli kalelerinden biri olduğu için burada kılınan cenaze namazı, Kanuni’nin Avrupa’daki topraklarına ve müttefiklerine olan etkisinin bir göstergesi olarak kabul edildi.
- İstanbul: Kanuni Sultan Süleyman’ın naaşı İstanbul’a getirildiğinde, üçüncü ve son cenaze namazı, kendisi için yaptırdığı Süleymaniye Camii‘nin avlusunda kılındı. Bu tören, Osmanlı’nın dört bir yanından gelen devlet adamlarının, din adamlarının ve halkın katıldığı büyük bir merasim oldu. Sultan, aynı caminin avlusundaki türbesine defnedildi.