Cumhuriyetimiz 100 yaşında.
Biz cumhuriyet deyince, dağlar seyrine çıkıyor Mehmetçiğin.
Acıya gülmek sürmek bizdeki Cumhuriyet.
Ekmeğin soyadı gibi Cumhuriyetin bize getirdikleri.
Tarlanın can beklediği, anaların karalı haber.
Bizde Cumhuriyet uğruna ölenlerin düşünden mayalı gelecek.
Kılın kırka bölündüğü hesap, sıratta kucaklaşmak umutla.
Bizde Cumhuriyet al ver hesabı değil.
Denizlerden düşlere sürüklenen bir sevda.
Bizde Cumhuriyet ya istiklal ya ölüm.
Özet şudur.
Mazlum milletleri her türlü çıkarlarlarına alet eden sömürgeci devletlere milletçe direnip başarılacağını gösteren umudun tezahürüdür Türkiye Cumhuriyeti, cephelerde aç, susuz ve yalınayak üşüyen onurlu insanların can ışığından örülmüş gök renkli korunaktır Cumhuriyet, son ekmeğini, son çocuğunu, son umudunu önce Allah’a sonra orduya teslim eden anaların çilesiyle çelikleşmiş eşsiz bir dayanışmanın seyrine doyum olmaz halayıdır Cumhuriyet.
İstanbul’da denizli hüznün, Samsun’da hüzünlü deniz, Erzurum’da iman ile canın kenetlendiği dikelmenin Dadaş dilli türküsüdür Cumhuriyet, Antep’te Şahin, Urfa’da Karayılan, Maraş’ta Sütçü İmam’lı haykırışın, hunhar işgalci bozuntularını korkutup sıvışmaya zorlayan şiir yankılı dağlar güzelidir Cumhuriyet, Adana’da marş marş, Konya’da umut tütümü, Sivas’ta “ya istiklal ya ölüm’ haykırışıyla Selçukluyu turna semahına katan matematiktir Cumhuriyet, Kayseri’de Çanakkale, Çanakkale’de Ezineli Yahya, Bursa’da sevdayı tarihe ezberleten serdengeçtilerin yeşil güllü sinesidir
Cumhuriyet, Edirne’de Selimiye vakarı, Zonguldak’ta çığlık tipli sesleniş, Sinoplarda duruluk, Rize’sinde İpsiz Recep yiğitliği derlemiş, Artvin’inde yayla gözlü ceylandır Cumhuriyet, Kars’tan tozan şehitli kar, Ağrı’da Ishak Paşa, Van’da ayın su düşü, Hakkari’de süt beyazı gülüşme, Bingöl’de Munzur gözeli, Tunceli’de ışık yüzlü salınıştır Cumhuriyet, Yozgat’ta ekmek sıcağı, Tokat’ta üzümlü sabah, Çamlıbel’de Köroğlu, Zigana’da hırçın yel, Fırat’ta deli gönül, Murat’da şaşkın dalga, Kızılırmak’ta Veysel, Çukurova’da alınteri, Sakarya’da masumluk, Aydın Ovası’da Mustafa Kemal’dir Cumhuriyet.
İzmir’de deniz halayı, Manisa’da susan dağlar, Menderes’te başeğmezlik, Erzincan’da toprak süslü, Malatya’da akılalmaz imecedir Cumhuriyet, ıssızlıklarda ılık bir ses, kimsesize kimse, düşsüze düş besleyen serçeşmenin gözesidir Cumhuriyet, Elif’in kağnısı, Şerife kadının son sözü, Kara Fatma’nın telaşı, Halime Çavuş’un üşüyen yüreği, anasız babasız çocukların yıldız dizdiği düşleridir Cumhuriyet, O ki Ay yıldızlı Al Bayrak, O ki İrfanı hür vicdanı hür nesiller yetiştirmeye söz vermiş öğretmen, O ki, üç yanı deniz dörtbiryanı çayda çıra, O ki, aziz kaleleri zaptedilse bile esaret zincirini parçalamaya muktedir, o ki şehadeti ile gökleri kendine hayran bırakan Mehmetçik, O ki milletimizin gözü gibi kolladığı, O ki, dahası olmayan bir azimin somut halidir.
Cumhuriyetimizin, yani Türkiye Cumhuriyeti’nin yeni yaşını kutluyor, kurucu önderi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün tarif ettiği biçimiyle, akıllarda, fikirlerde, gönüllerde ve vicdanlarda yer etmiş köklere dayanarak, haklılığından aldığı varlık gücü ile ilelebet yaşayacağına olan inancım ile, yaşasın milletimiz, yaşasın Türkiye Cumhuriyet diyerek, bayramını kutluyorum mazlum milletlerin.
“Ey Türk gençliği,
Birinci vazifen Türki İstiklalini, Türk Cumhuriyeti’ni ilelebet muhafaza ve müdafaa ermektir. Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegane temeli budur…”
O kadar!
Yorumlar kapalı.