Ankara Kent Konseyi’nde temsil edilen Ankara’daki 21 üniversite ve 6 teknokentte görev yapan akademisyen ve yöneticiler, yaklaşan 2021-2022 eğitim öğretim yılını değerlendirdi.
Çevrimiçi gerçekleşen toplantıda devam eden pandemi sürecinde üniversite tercih dönemi, üniversiteler arası ve üniversite-yerel yönetimler-kent iş birliğinin önemine dikkat çekildi.
Ankara Kent Konseyi’nde temsil edilen Ankara’daki 21 üniversite ve 6 teknokent temsilcisi akademisyen ve yöneticiler yaklaşan üniversite tercih dönemi, pandemi sonrasında eğitim/öğretim süreci, üniversiteler arası ve üniversite-yerel yönetimler-kent iş birliğini değerlendirmek üzere çevrim içi toplantıda bir araya geldi. Kent Konseyi içinde üniversitelerin sahip olduğu öneme vurgu yapılan toplantıda, bir çalışma grubunun kurulmasına karar verildi.
AKADEMİSYENLER ANKARA’DA YÜKSEK ÖĞRETİMİ KONUŞTU
TOBB Üniversitesi Rektörü Yusuf Sarınay, Ankara Üniversitesi Genel Sekreteri Ömer Nadir Soylu, ODTÜ temsilcisi Prof. Dr. Ela Babalık, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi temsilcisi Doç. Dr. İbrahim Sarıtaş, TED Üniversitesi temsilcisi Doç. Dr. Lale Özgenel, Bilkent Üniversitesi Genel Sekreteri Tuncay İbiş, Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Ankara Kent Konseyi Danışma Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mete Yıldız, Atılım Üniversitesi Kurumsal Gelişim Direktörü Erhan Kumaş, OSTİM Teknik Üniversitesi temsilcisi Dr. Öğr. Üyesi Dilara Akçay, ODTÜ Teknokent Genel Müdürü Serdar Alemdar, Gazi Teknopark temsilcisi Furkan Özcan ve OSTİM Eko Teknopark temsilcisi Dr. Derya Çağlar’ın ve Ankara Kent Konseyi Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Savaş Zafer Şahin’in katıldığı toplantıda, Başkent’te yüksek öğretimin sorunları masaya yatırıldı.
Akademisyen ve yöneticiler toplantıda ağırlıklı olarak; tercih tanıtım günlerinde Ankara Üniversitelerinin iş birliği, eylül ayında yüz yüze eğitime geçilebilmesi için aşılamanın teşvik edilmesi, eğitim, araştırma, topluma hizmet, kampüs-kent etkileşimi, üniversite mezunlarının istihdamı, Ankara ile ilgili konularda üniversitelerin araştırma geliştirme çalışmalarının paylaşımı, açık veri, üniversitelerin kurumsal gelişimi konusundaki deneyim paylaşımı ile gelişen teknolojinin eğitime etkilerini de değerlendirdi.
“ÜNİVERSİTE KURUMSALLAŞMASI BAŞKENT’TE BAŞLADI”
Ankara Kent Konseyi Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Savaş Zafer Şahin, Başkent’in kent kimliğinin oluşumunda Cumhuriyet tarihi boyunca üniversitelerin özel bir yeri olduğuna işaret ederek, şu değerlendirmede bulundu:
“Cumhuriyet döneminde üniversite kurumsallaşması Başkent Ankara’dan başlayarak tüm Türkiye’ye yayıldı. Geçen yıllar içinde Ankara’daki devlet ve vakıf üniversitelerinin sayısı kentin gelişimine paralel olarak arttı ve 22’ye ulaşmıştı. Bugün Başkent;, 300 bin üniversite öğrencisi, 22 bin akademisyeni, dünya üniversite sıralamalarında üst sıralara girmiş üniversiteleriyle yüksek öğretimde cumhuriyetin en önemli değerlerini içinde barındırıyor. Gelişmiş kampüs ve araştırma altyapıları, yenilikçi ve yaratıcı araştırma kapasiteleri, eğitim-öğretimde öğrencilere sunulan imkanlar, topluma hizmet için yapılan katkılar ve uluslararası alanda iş birlikleriyle, Ankara Üniversiteleri Türk Yüksek Öğretim sistemi içinde Ankara’nın en önemli simge ve değerleridir.”
Üniversitelerin sundukları olanaklar dışında Başkent’in gelişen kentsel yapısı, geçmişten bugüne getirdiği kültür ve sanat damarı, geleceğe yönelik çağdaş gelişim iradesi ile öğrencilerin yakın ilgisini çektiğini belirten Şahin, “Ankara’daki yüksek öğretimin kalite standardının yüksek olması kentin gelişimi ile bir araya gelerek yüksek öğretim sürecinin öğrencilerin gelişimi için önemli bir fırsata dönüşmesinin yolunu açmaktadır. Başkent Ankara’da devletin merkezinin ve çok önemli kamu kurumlarının bulunması da bu süreci hızlandırmaktadır” dedi.
“ÜNİVERSİTE ANKARA’DA OKUNUR”
Ankara’nın erişilebilir kentsel olanaklarla, sıcak ve samimi insan ilişkileri ile geleceği inşa etme fırsatlarının bir arada bulunduğu bir kent olduğunu ifade eden Şahin, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bu sebeple diyoruz ki ‘Üniversite Ankara’da okunur’. Bu sloganla Türk Yüksek Öğretiminin tüm birikimini, diğer kentlerimizdeki güzide üniversitelerimizi görmezden gelmiyoruz ama Başkent Ankara’nın yüksek öğretim alanında ve kentsel gelişme dinamizmi açılarından bir bütün olarak sunduğu potansiyele işaret etmek istiyoruz. Ankara’da kentsel birikime sahip çıkma ve aidiyet hislerinin, üniversiteler özelinde artmasını sağlamayı ve kent kimliğinin gelişimine katkıda bulunmayı hedefliyoruz. Kentsel sorunların üniversiteler desteğiyle bilimsel yaklaşımlarla ele alınması, kentsel kamusal mekanların da üniversitelerin ve öğrencilerin kullanımına uygun hale getirilmesi de sağlanabilir.”