1. Haberler
  2. Akyurt
  3. Akyurtlular Derneği Başkanı Çiftci: Kültürümüzü yaşatacağız

Akyurtlular Derneği Başkanı Çiftci: Kültürümüzü yaşatacağız

featured
service

Akyurtlular Derneği Başkanı Sadullah Çiftci, açacakları kurs ile Akyurt’un geleneksel motiflerini taşıyan bindallının yeniden hayat bulacağını söyledi. Akyurt Kültür Evi ile müze açacaklarını da söyleyen Çiftci, “Akyurt’un kültürel değerlerini yaşatacağız” dedi.

DÜ­ĞÜN­LER­DE BİNDAL­LI GİYİLECEK
Ak­yurt’un kül­tü­rel de­ğer­le­ri­ni or­ta­ya çı­kar­mak ve ya­şat­mak adına ger­çek­leş­tir­dik­le­ri ça­lış­ma­lar­dan bah­se­den Ak­yurt­lu­lar Der­ne­ği Baş­ka­nı Sa­dul­lah Çift­ci, bin­dal­lı gibi ge­le­nek­sel kı­ya­fet­le­rin di­kil­me­si için kurs aça­cak­la­rı­nı söy­le­di. Dü­ğün­ler­de gi­yil­me­si için bin­dal­lı­nın üc­ret­siz ve­ri­le­ce­ği­ni ifade eden Çift­ci Ak­yurt­lu­lar Kül­tür Evi ile müze aça­cak­la­rı­nı da söz­le­ri­ne ek­le­di. Çift­ci, “Bizi biz yapan unu­tul­ma­ya yüz tut­muş, ser­gi­len­me­si ge­re­ken eş­ya­la­rı­mız var, yu­va­ma­yı bil­mez yeni nesil, helke, güğüm, ıbrık, bun­lar şimdi çatı, bod­rum kat­la­rın­da. Kimse bun­la­rı at­ma­sın, sak­la­sın, bu ta­ri­hi or­ta­ya çı­ka­ra­ca­ğız” dedi.

“YA­ZI­LI ARŞİVİMİZ YOK”
Ak­yurt’un ya­zı­lı ar­şi­vi­nin bu­lun­ma­ma­sın­dan ya­kı­nan Der­nek Baş­ka­nı Çift­çi, ‘Ak­yurt’ta bir ömür’ prog­ra­mı ile gör­sel arşiv oluş­tur­duk­la­rı­nı dile ge­tir­di. “Ak­yurt’un en de­za­van­taj­lı nok­ta­la­rın­dan bir ta­ne­si, kent ar­şi­vi” diyen Çift­ci, “Ar­şi­vi­miz yok, çok uzun yıl­lar önce ku­rul­muş Ufuk Ga­ze­te­si var, bu­ra­da­ki kay­nak­lar­la ancak eri­şe­bi­li­yo­ruz. Ancak böyle ol­ma­ma­sı ge­rek­ti­ği ka­na­ati ta­şı­yo­rum. İlgili ku­rum­la­rın, belli sü­re­li ya­yın­lar­la Ak­yurt’un ta­ri­hi­ni, nasıl ge­liş­ti­ği­ni, ve­ri­le­rle, is­ta­tis­tik­le­rin ya­zı­lı kay­na­ğı­nı oluş­tur­ma­sı ge­re­ki­yor” ifa­de­le­ri­ni kul­lan­dı. Be­lir­li pe­ri­yod­lar­la dergi çı­ka­ra­cak­la­rı­nı söz­le­ri­ne ek­le­di.

Akyurtlular Derneği Başkanı Çiftci: Kültürümüzü yaşatacağız 1

Akyurtlular Derneği Başkanı Sadullah Çiftci ile yapmış olduğumuz röportaj:

Akyurtlular Derneği’nin kuruluş sürecinden bahsedebilir misiniz?

Dernek kurma mücadelesi Akyurt’ta yakın zamanda başlamış bir mücadele değil, daha önce çeşitli girişimlerde bulunulmuş, fakat yapılan tüm mücadelelerde başarıya ulaşılamamış. Daha önce bir dernek kuruldu ancak variyeti sürdürülemedi. Biz derneği kurarken geçmişte yapılan hataları da göz önüne alarak muvaffak olduk. Prensip, amaçlar ve tüzük gibi konuları birlikte oluşturabilmek amacıyla geniş bir tabanla istişare etmek istedik. 2019 yılının Ağustos ayında yaptığımız duyuruyla hemşerilerimizle buluştuk. Dernek niçin kurulmalı, amaçları ne olmalı, hakikaten ihtiyaç var mı bunu görmek istedik. 7 kişi bir derneği bir araya gelip kurabilir ancak Akyurtluları davet ettik, 100’ün üzerinde abilerimizle, ablalarımızla dernek kurma kararını aldık.

Neden özellikle hemşeri derneği olarak yola çıktınız?

Sivil toplum örgütlerinin temel amacı önce mensuplarına pozitif anlamda bir katkı sağlamaktır. Eğer meslek derneği değilse, temelde bir dayanışma derneği olmalıdır. Neden Akyurt’un içinde Akyurtlular? Akyurt 1990 yılında ilçe olmasından bu zamana Türkiye genelinde en çok nüfusu artan ilçelerden birisi, kozmopolit bir ilçe olduk. Bu büyüme içerisinde Akyurtlular giderek küçülmeye başladı. Çok çabuk kendi kültürümüzü kaybettik.

Bu Akyurt’un tamamını da kapsayabilirdi ancak Akyurtlular Derneği’nin temel amacı başka vatandaşlarımızı dışlamak değil. Akyurt’ta da birçok hemşeri derneği var. Biz kimseye ‘Siz Akyurtlu oldunuz artık, neden hemşeri derneği kuruyorsunuz’ demiyoruz.

Dolayısıyla biz de kendi kültürümüzü yaşamaya yönelik, kaybettiğimiz değerleri ortaya çıkarabilme, eskiyi yad etme, hısım, akraba, eş dost, eski ahiretlik, akrabalık, komşuluk duygusunu yaşatabilmek adına bir dayanışma ile Akyurtluluk kültürünü ortaya çıkarabilmek amacıyla derneğimizi kurduk.

Kültürel değerlerimizi kaybettiğimizi söylediniz. Hangi örnekleri verebilirsiniz?

Akyurt’un geçmişine baktığımızda lokal bir yerleşim yeri değil, bağımlı olduğunu görüyoruz. En başta Kalecik sonra da Çubuk’a bağlı olarak nahiye pozisyonunda varlığını sürdürmüş bir ilçeyiz, tarihi geçmişimiz bu anlamda sınırlı. Bizim kültürümüz bölgesel etkilerle devam etmiştir. Biz ‘nerelisiniz’ sorusunun cevabını 80’lere kadar ‘Çubuklu’ olarak tarif ettik. 1971 yılında belediye olmamızla beraber bölgesel bir konuma geldik. Zaman çok hızlı geçiyor ve kültürel dezenformasyon yaşanıyor, birçok kültürden de etkilenmeye başladık. Bizim eski düğünlerimiz, köy odası oyunlarımız, gençler arasındaki faaliyetler, yemeklerimiz gibi bize ait olan Akyurtlu’yu Akyurtlu yapan kültürel değerlerimizi yavaş yavaş yitirmeye başladık.

Coğrafi işaretli ürünler gibi bir mesele ortaya çıkmaya başladı, toplumlar varlığını ortaya çıkarma, bir değer yaratma çabası içerisinde. Çubuk turşusuyla, Kızılcahamam Yabanabat’ı, bazlaması ile Beypazarı kurusu ile öne çıkmaya çalıştı. Akyurt’a geliyoruz; Mesela erkek evinin ve kız evinin düğünü ayrı olur herkes kendi misafirini ağırlardı. Özel bir kıyafetimiz vardı, ‘hak alma’ diye tarif ettiğimiz gelin almanın da bir ritüeli vardı. Bindallı, harballı gibi kıyafetlerimiz vardı, bunlar giyilmezden düğün olmazdı. Kına geceleri, düğünler, ‘hak alma’ bu şekilde yapılırdı.

Kendimize ait yemeklerimiz vardı, düğünde yapılan, bayramda yapılan yemeklerimiz ayrıydı, imece ile yapılan faaliyetlerde yemekler ayrıydı. Şu anda çocuklarımız tadını bile bilmiyor. Şimdi herkes geçmişle ait bazı şeyleri tescillemeye başlıyor. Belediyemizde son zamanlarda bu alanda bir çalışma başlattı, bundan mutluluk

Peki bu kültürel değerleri ortaya çıkarabilmek adına ne gibi çalışmalarınız var?

‘Akyurt’ta bir ömür’ program ile 80-90 yaşının üzerindeki güngörmüşlerimizle röportaj yaptık. Eski Akyurt’u, eski düğünleri, yaşantıyı, yemekleri onlardan dinledik. Eskiyle ilgili kültürel bir veri oluşturduk. Gelişmiş toplumlarda kayıt çok önemlidir, biz bir çalışma yapıyoruz, bana Akyurt’la ilgili bir veri lazım derseniz maalesef bulamazsınız. Akyurt’un en dezavantajlı noktalarından bir tanesi, kent arşivi. Arşivimiz yok, çok uzun yıllar önce kurulmuş Ufuk Gazetesi var, buradaki kaynaklarla ancak erişebiliyoruz. Ancak böyle olmaması gerektiği kanaati taşıyorum. İlgili kurumların, belli süreli yayınlarla Akyurt’un tarihini, nasıl geliştiğini, verileri, istatistiklerin yazılı kaynağını oluşturması gerekiyor. ‘Akyurt’ta bir ömür’ de sözel bir kaynak oluşturmuş oldu. Biz bununla da kalmıyoruz, 6 veya 1 yıllık olarak Akyurt Kültürel dergimizi yayınlayacağız. Söz uçar yazı kalır, gelecek nesillere de aktarma gayreti içerisindeyiz.

Bindallı, harballı örnekleri ile giyim kültüründen de bahsettiniz. Bu gelenekler nasıl yaşatılabilir?
Her evde 50-100 yıllık bindallı çıktı karşımıza, o kapalı kutu içerisinde bizi bekliyordu, bunu ortaya çıkarmamız lazım. Halk Eğitim Müdürümüzle görüştük, bindallı, harballı gibi kıyafetlerin tekrar yaşatılması için kurs açacağız ve yaygın olarak kullanılmasını sağlayacağız. Dernek binamızda usta öğretici ile kursumuzu önümüzdeki dönemde bayanlarımıza açacağız. Kursiyerlerin geleneksel motiflerle üreteceği Akyurt bindallısını da düğün yapanlara bedelsiz olarak kaç tane istiyorsa vereceğiz. Bu bindallı kıyafeti ile düğünlerin yapılmasını sağlayacağız.

Arkadaşlarımızla birlikte başka bir karar daha aldık; Bir müze. Bizi biz yapan unutulmaya yüz tutmuş, sergilenmesi gereken eşyalarımız var, yuvamayı bilmez yeni nesil, helke, güğüm, ıbrık, bunlar şimdi çatı, bodrum katlarında. Atmaya kıyamadığımız, hatıralarımızı canlandıran objelerimiz var bizim. Kimse bunları atmasın, saklasın, bu tarihi ortaya çıkaracağız. Akyurtlular Derneği Kültür Evi kuracağız, burada sergileyeceğiz. Mesela, Çamlıdere 8 bin nüfuslu ilçe ancak 6 tane müzesi var. Akyurt kültürüne sahip çıkacağız ve bunu sürdüreceğiz.

İlçenin yemek kültürüne yönelik ne gibi çalışmalarınız var?

Önümüzdeki günlerde bir yöresel yemek yarışması gerçekleştireceğiz. Derneğin kapasitesi ölçüsünde 11 yemek ile düzenleyeceğiz. Bir değer ortaya çıkarabilmek adına, ‘Akyurt Yöresel Yemek Yarışması’nı yapacağız inşallah. Düğün, misafir, ferfene, imece usulü ile yapılan yemeklerimizi hem tanıtma hem de gelecek nesillere aktarma açısından bu faaliyeti yapıyoruz. Yöresel yemekler de aslına uygun, usulüne uygun olarak hazırlanacak.

Bugüne kadar yapmış faaliyetlerden bahsedebilir misiniz?

Biz aynı zamanda bir sosyal derneğiz. Hemşerilerimizi bir araya getirmek için faaliyet gerekiyor. Çoluk, çocuk herkesi bir araya getirebilmek amacıyla sosyal faaliyetler yaptık, gençlere, çocuklara ve bayanlara yönelik faaliyetler yaptık. Çocuklarımız için uçurtma festivali yaptık, 200 uçurtmayı Ganinin Ağıl Mevkii’nde çocuklarımızla uçurduk. Yarışma yaptık ve bunu sürdüreceğiz. Gençlerimiz için rafting programı düzenledik, 150 üyemiz katıldı. Akyurtluların tamamını kapsayacak şekilde 700 kişinin katılımıyla ‘Büyük Akyurt Buluşması’ gerçekleştirdik. İnşallah bunu da sürdüreceğiz. Bunun yanında aşure günümüz oldu, coğrafi gezi programlarımız oldu, İstanbul ve yakın illere geziler düzenledik. Ramazan’dan sonra da çevre illerimize kültürel geziler düzenleyeceğiz.

Akyurtlu tüm bunlara hasret, kültürel açıdan yoğun bir ilçe değiliz. Faaliyetlerimizi de hemşerilerimizin beklentisi doğrultusunda yapıyoruz.

Diğer taraftan Milli Eğitim Müdürlüğümüz ile bir protokol imzaladık ve bu kapsamda ihtiyaç sahibi 54 öğrencimize bu yıl 20 bin TL’lik katkı sağladık, başarılı öğrencilerimizi ödüllendirdik. Eğitime desteği sürdürülebilir hale getirerek burs verebilir hale gelmek istiyoruz.

Son olarak Akyurtlular’a neler söylemek istersiniz?

Sivil toplum örgütlerinin kuruluş amaçları doğrultusunda önce mensuplarına, bölgesine sonrasında da ülkesine değer katıcı faaliyetlerde bulunma zorunluluğu vardır. En büyük hedefimiz üye sayımızı artırmak, tüm Akyurt’u kapsamak, herkesin üye olmasını sağlamak. Dün ‘Niye dernek yok’ diyenlerin hala üye olmamasından üzüntü duyuyoruz. Şunu da vurgulamak isterim, derneğimiz sadece merkezi kapsayan bir dernek değildir, 26 mahallesi ile bir bütündür, tamamını kapsar. Üye yapımıza baktığımızda her mahallemizden üyemiz vardır. Hedeflerimizden birisi de tüm mahallelerimizdeki dernekleri kapsayan bir federasyon kurmaktır. 3 yıllık süre içerisinde sağlam bir çatı oluşturulduğunu düşünüyorum, devamında Akyurt Dernekler Federasyonunu kurmak istiyoruz.

Bunları ancak el birliği ile yapabiliriz, onun için diyoruz ki; Akyurtlu derneğine sahip çık, faaliyetlerimize ön ayak ol, katkı sağla, istişare ortamına katıl. Ve en önemlisi de üye olmalarını istiyoruz çünkü birlikten güç doğar.

Akyurtlular Derneği Başkanı Çiftci: Kültürümüzü yaşatacağız 2
Akyurtlular Derneği Başkanı Çiftci: Kültürümüzü yaşatacağız
Yorum Yap