A Millî Takımımızın yeni teknik direktörü Vincenzo Montella’nın resmi imza töreni bugün Riva Hasan Doğan Milli Takımlar Kamp ve Eğitim Tesisleri’nde gerçekleştirildi.
Orhan Saka Konferans Salonu’nda düzenlenen imza törenine Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Büyükekşi, TFF Milli Takımlardan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Hamit Altıntop, A Milli Takım’ın yeni teknik direktörü Vincenzo Montella ve TFF Yönetim Kurulu Üyeleri katıldı.
TFF Başkanı Büyükekşi: “Montella’ya ailemize hoş geldiniz diyorum. Bu çok önemli görevinde başarılar diliyorum”
Törende bir konuşma gerçekleştiren TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi, geçtiğimiz hafta A Milli Takımın eski teknik direktörü Sayın Stefan Kuntz ile iyi niyet ve profesyonellik çerçevesinde karşılıklı anlaşarak yollarını ayırdıklarını belirterek, “Sayın Stefan Kuntz’a A Milli Takımımıza katkılarından dolayı teşekkür ediyor, bundan sonraki hayatında başarılar diliyorum. Yine geçtiğimiz hafta yeni Teknik Direktörümüz Sayın Montella ile anlaştığımızı kamuoyuna duyurmuştuk. Kendisine ailemize hoş geldiniz diyorum. Bu çok önemli görevinde başarılar diliyorum. Sayın Montella futbolculuk kariyeri başarılarla dolu, genç, disiplinli ve geleceği parlak bir futbol adamı. Biliyorsunuz ülkemizde de Adana Demirspor’un teknik direktörü olarak başarıyla görev yaptı. Hem teknik adamlık başarısıyla hem de saha dışındaki tutumuyla kendisine sevgi ve saygı duyulmasını sağladı. Buradan gittiğinde Türkiye ile ilgili çok güzel övgü dolu açıklamalar yaptı. Türkiye’de görev yapmaktan ne kadar mutlu olduğunu kamuoyu ile paylaştı. Şimdi aynı istikrarını A Milli Takımımız için göstermesini bekliyoruz.” dedi.
“A Milli Takım Teknik Direktörlüğü son derece saygın, anlamlı ve önemli bir görevdir”
A Milli Takımı Teknik Direktörlüğü görevinin son derece saygın, anlamlı ve önemli bir görev olduğunun altını çizen Büyükekşi, “Bugüne kadar Milli Takımlarımıza emek vermiş tüm teknik adamları da saygıyla anıyorum. Hayatta olmayanlara da Allah’tan rahmet diliyorum. Çünkü Milli Takım hepimiz için çok önemli. Ülkemizin bayrağını gururla temsil eden bir takım. Geçmişte çok değerli hocalarla çalışıldı. Onların hepsine de ayrı ayrı teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullandı.
“EURO 2024 hedefimize ulaşmak için önümüzdeki üç maç var. Bu maçlarda gerekli puanları alıp Milli Takımımızın Almanya’da olmasını istiyoruz”
Avrupa’nın en genç kadrosuna sahip A Milli Takımımızın önündeki ilk hedefinin 2024 yılında Almanya’da düzenlenecek olan Avrupa Futbol Şampiyonası’na katılmak olduğunu kaydeden TFF Başkanı, “Hedefimiz bununla sınırlı değil. Ancak EURO 2024 hedefine ulaşmak için önümüzde 3 maçımız var. Bu üç maçtan gerekli puanları alıp Milli Takımımızın Avrupa’da en çok Türk’ün yaşadığı Almanya’da olmasını istiyoruz. Gurbetçi vatandaşlarımızın Milli Takımımıza nasıl hasretle sahip çıktığını biliyoruz. Avrupa Futbol Şampiyonası’nda yer alacak Milli Takımımızın Avrupa’nın her yerinden ve ülkemizden Türk vatandaşlarımızın nasıl bir destekle sahada olacağını da biliyoruz. İnşallah gurbetçi vatandaşlarımızın da Milli Takımımızın Almanya’da elde edeceği başarılarla gurur duymasını istiyoruz. 3 yıllık anlaşmamız içinde Sayın Montella’nın liderliğinde Milli Takımımızın ülkemize büyük sevinçler yaşatması dileğiyle yeni teknik direktörümüze tekrar başarılar diliyorum.” diye konuştu.
Hamit Altıntop: “Yeni hocamızla EURO 2024’e katılma hedefimizi gerçekleştirebileceğimize inanıyoruz”
TFF Milli Takımlardan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Hamit Altıntop ise Başkan Mehmet Büyükekşi liderliğinde yönetim kurulu olarak yaptığımız değerlendirmeler sonucunda Vincenzo Montella’da karar kıldık. Bu anlaşmanın hayırlı olmasını diliyorum. Hedefimiz Almanya’da yapılacak olan 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası’na katılmak. Oradaki kıymetli Türk vatandaşlarımız ile bir araya gelmek. Yine Almanya’da düzenlenen 2006 Dünya Kupası’na futbolcu olarak katılamamak hayal kırıklığı yaratmıştı. Umarım EURO 2024’e katılarak bu hayal kırıklığını kısmen de olsa telafi edebiliriz. Bunu da yeni hocamızla başarabileceğimize inanıyoruz.” dedi.
Vincenzo Montella: “Bu ülke için, bu federasyon için güzel şeyler yapabileceğim için çok mutluyum”
A Milli Futbol Takımı’nın yeni teknik direktörü Vincenzo Montella, imza törenini takip eden basın mensuplarına geldikleri için teşekkür ederek başladığı konuşmasında şunları söyledi:
“Türkçe konuşamadığım için kusura bakmayın. O seviyeye henüz gelemedim. Ama geldiğimde Türkçe konuşmak isterim. Bu ülkede çalıştığım için çok mutluyum. Bu ülke için, bu federasyon için güzel şeyler yapabileceğim için çok mutluyum. Öncelikle tüm taraftarlara neşe ve mutluluk getirmek istiyoruz. Tabi ki de Almanya’da yapılacak turnuvada Almanya’da yaşayan vatandaşlarımıza bu mutluluğu yaşatmak istiyoruz.”
“Hiç tereddüt etmedim”
TFF’nin ilettiği görevi kabul ederken hiç tereddüt etmediğinin altını çizen İtalyan çalıştırıcı, “Başkanımızın da dediği gibi genç bir takıma sahibiz. İyi ve bildiğim bir takıma sahibiz. Bizim için önemli bir şey bu. Tüm Türkiye’ye Milli Takım ile birlikte mutluluk yaşatmak istiyorum. Bu gururlu duyguları, özellikle halkımızın ve hepimizin hissettiği önemli ve milli duyguları biz de sahada futbolumuzla herkese geçirmek ve mutlu etmek istiyoruz. Çok önemli bir görev, önemli bir sorumluluk farkındayım ama ben de bu işi yapmak için buradayım.” ifadelerini kullandı.
“Büyük bir sorumluluğum var. Ama ben kendi futbol anlayışımla, kendi kararlarımla hem ülke hem federasyon için en iyisini yapmaya çalışacağım”
İki yıldır Türkiye’de olduğunu ve duyguları, kültürü daha iyi anladığını kaydeden Montella, “Bu duygular, küçükken yaşadığım duygularla benzer. İtalya’nın güneyinde, Napoli çevresinde bir yerde doğdum, büyüdüm. Onların da sıcakkanlılığı ve güzel duyguları ile büyüdüm. Bu nedenle burada yaşadığım duygular bana çocukluğumu hatırlatıyor. Biz de burada bunu tekrar yansıtmaya çalışacağız. Beni eleştirenler de olacak, her kararımı kritik edecekler. Büyük bir sorumluluğum var. Ama ben kendi futbol anlayışımla, kendi kararlarımla hem ülke hem federasyon için en iyisini yapmaya çalışacağım. Bir futbol kulübünü temsil etmiyorum. Her maçı izleyerek, hem Türkiye için hem yurt dışında her şeyi en iyi şekilde analiz ederek kendi futbol görüşüme uygun kararlar verip en iyiyi yapmaya çalışacağız.” şeklinde konuştu.
“Takım ruhu çok önemli. Öncellikle burada aile olmalıyız. Bunu sahaya yansıtmamız lazım”
Takım ruhunun çok önemli olduğunu belirten A Milli Takımın yeni teknik direktörü Vincenzo Montella, “Bunu sahaya yansıtmamız lazım. Öncellikle burada aile olmalıyız. Her oyuncu kendi takımında, taraftarıyla birlikte oynadığı zaman sahaya ekstra şeyler koyabiliyor. Aynı şekilde buraya geldiklerinde Milli Takım formasıyla da bunun daha fazla yansıtmaları lazım. O ruhu, o heyecanı oyuncularımın yaşaması lazım. Neleri daha fazla yapabilirimi düşünmeleri lazım. Biz de bunun için buradayız. Milli formayı giymek hediye değil çok büyük bir prestijdir. Çok önemli bir ulusu temsil ediyoruz. Çok önemli bir görev ve sorumluluğumuz var. Bunun da en iyi şekilde üstesinden gelmeye çalışacağız.” dedi.
“Sadece sistem değil bir oyun metodu üstüne çalışacağız”
A Milli Takımının sistemi ne olacağıyla ilgili soruya Montella, “Belli bir düşüncem var. Bunu geliştiriyoruz. Üstüne fikirler eklenecektir. Sadece sistem değil bir oyun metodu üstüne çalışacağız. İki senedir bu ülkedeyim. Birçok oyuncuyu tanıyorum ve daha da tanıyacağım. Kendi ideallerimle birlikte güzel bir oyun ortaya çıkarmaya çalışacağız.” yanıtını verdi.
“Belirlediğimiz kriterler üzerinden yeni bir plan yapmayı düşünüyoruz”
A Milli Takımın önceki maçlarını izlediğini kaydeden İtalyan teknik adam, “Bizim de gördüğümüz şeyler var. Her antrenör daha iyisini ister. Bu burnu büyüklük olarak algılanmasın ama hepimiz daha iyisini istiyoruz. Daha iyi olabileceğimizi düşünüyoruz. Kuntz’a olan saygımdan ötürü şurası kötü, şurası gelişmeli diyemem ama oyun kurulumu, sahada pozisyon dağılımı ve takım oyunuyla ilgili birkaç şey belirledik. Bu kriterler üzerinden yeni bir plan yapmayı düşünüyoruz.” dedi.
“Çok gururluyum”
Vincenzo Montella, bir İtalyan gazetecinin “Yeni bir maceraya atıldınız. Bununla ilgili neler düşünüyorsunuz?” sorusuna şu yanıtı verdi:
“Öncelikle çok gururluyum. Benim için milli takım çalıştırmak çok ayrı duygular. Çok önemli bir görev. Neden burada olduğumu biliyorum. Burada o kaynaşmayı, pozitif havayı tekrar yansıtmak istiyorum. İtalyan hocalar dünyada yeniden var olmaya başladı. Global anlamda zor periyot geçirdiğimiz söyleyebiliriz ama geçen yıla baktığımızda Simone Inzaghi Şampiyonlar Ligi finali oynadı. Yarı final oynayan İtalyan hocalar var. Ben de bunu burada devam ettiriyorum. Hem taktiksel bilgimizle hem buralara alışarak, buradan da bir şeyler öğrenerek en iyisini yapmaya çalışıyorum.”
“Takım kaptanımız ve birkaç oyuncuyla görüştüm”
İlk hedefinin geleceğe bakmak olduğunu vurgulayan Montella, “Bugünün gerçeklerini ve neler yapmamız gerektiğini biliyoruz ama ilk hedef geleceğe bakmak. Tarihi, geçmişi biliyoruz. Onlardan da bir çıkarım yapıp böyle olacak demiyoruz. Hep geleceğe bakıyoruz. Buraya gelmeden önce başkanımızla, Hamit Bey ve Mustafa Bey ile görüşmelerimiz oldu. İmzadan sonra da doğal olarak takım kaptanımız ve birkaç oyuncu ile görüştüm. Sahada ve saha dışında neler istediğimle alakalı görüşmelerimiz oldu.” ifadelerini kullandı.
“Herkesin burada bir aile olduğumuzu ve bir ülkeyi temsil ettiğimizi bilmesi lazım. Bu ilk aşılayacağımız şeyler”
Göreve gelmesinin ardından yapmayı planladığı değişiklikler, orta ve uzun vadeli hedefleri sorulan A Milli Takım Teknik Direktörü Vincenzo Montella, “Taktik, geriden oyun kurma, pozisyon alma, kolektif savunma ilk etapta düşündüğümüz değişiklikler. Herkesin burada bir aile olduğumuzu ve bir ülkeyi temsil ettiğimizi bilmesi lazım. Bu ilk aşılayacağımız şeyler. Türkiye dışında da bir mini Türkiye var yurt dışında. Onların duygularını milli oyuncuların anlaması lazım. Şu an İstanbul’dayım. Özellikle ilk etapta maçları izliyorum. Maç takip etmeyi, idmanları izlemeyi severim. Bunları kontrolüm altında yapacağım. Bir Milli Takım hocasının kendi ülkesini çok iyi tanıması lazım.” şeklinde cevapladı.
TFF Başkanı Büyükekşi: “Hocamız daha önce A Milli Takım’da görev yapan yabancı hocaların aksine Türkiye’de ikamet edecek”
TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi de bundan önce A Milli Takım’da görev yapan yabancı teknik direktörlerin hep kendi ülkesinde kaldığını belirterek, “Maçlardan maçlara Türkiye’ye gelmiş gitmişler. Bizim yaptığımız anlaşmada hocamız İstanbul’da ikamet edecek. Türkiye’de kalacağı için de sadece 4 büyüklerin maçlarını değil Anadolu’daki maçları da izleyecek. İlk adımını da hemen atıyor. Biraz önce de bir toplantı yaptık. Kendisi cumartesi günü Konya’ya gidiyor. Pazar günü Konyaspor – Beşiktaş maçını izleyecek. Oradan pazartesi günü Kayseri’ye geçecek ve Kayserispor – Başakşehir karşılaşmasını izleyecek. Bu bir seferlik değil bundan sonra gerekirse Anadolu’daki bütün takımların, sadece Süper Lig değil 1. Lig’in de karşılaşmalarını takip edecek. 21 Yaş Milli Takımımız da hocamızın kontrolünde olacak. Oyuncu havuzumuzu genişletmek istiyoruz. Bu genişleyen havuzdan futbolcu seçiminde hocamız bu işin sorumlusu olacak. Kendi ajandasını belirleyerek bütün maçları izlemeye çalışacak. İçimizden biri olarak bu görevi yerine getirecek.” dedi.
“Hedefimiz iki Türk hocanın teknik heyette yer alması”
Teknik hedefte Türk yardımcı hocaların olacağını kaydeden Büyükekşi, “Hedefimiz iki Türk hocanın teknik heyette yer alması. Hem bizim hem hocamızın görüşmeleri olacak. Henüz kimse ile bir görüşme yapılmadı. Görüşmeler gerçekleştikten sonra hocamızla oturup birlikte karar vereceğiz. İnşallah önümüzdeki hafta teknik heyette yer alacak isimlerin kimler olacağını kamuoyu ile paylaşacağız.” ifadelerini kullandı.
“Biz hocamızı seçerken yerli ya da yabancı olarak düşünmedik. Bizi gelecekteki hedeflerimize taşıyacak ve sürdürülebilir başarılar elde etmemizi sağlayacak bir teknik direktör istiyorduk”
Neden yabancı bir teknik direktör tercih edildiğiyle ilgili soruya Stefan Kuntz ile yapılan anlaşmanın kendilerinden önceki federasyon tarafından yapıldığını hatırlatarak cevap veren Büyükekşi şunları söyledi:
“Biz geldiğimiz de Kuntz hoca ile yapılmış bir sözleşme vardı. Biz de istikrar olması adına Stefan Kuntz ile Faroe Adaları karşılaşmasından sonra büyük bir tepki olmasına rağmen devam etme kararı aldık. Bunun neticesi olarak da Ermenistan maçı berabere bittiğinde ben yine aynı şekilde hocamızla devam edeceğimiz yönünde açıklama yaptım. Beraberliğin sorumlusu Kuntz hoca denilmesine karşı ben ‘hayır’ dedim. Eğer bir suçlu aranacak ise bunda yönetiminde, hocanın, teknik heyetinin ve futbolcularının da suçu var. Japonya maçı öncesi yine aynı şeyi söyledim. Bu bir hazırlık maçı, hocamız oynatmadığı oyuncuları deneyecek. Onun için sonuçtan bağımsız olarak biz hocamızla yolumuza devam edeceğiz dedik. Yerli ya da yabancı hoca gibi bir düşünce hiç aklımızdan geçmedi. Ama ne zamanki ben maçtan önce ben böyle dediğim halde, maçtan sonra hocamızın futbolcularımızı kamuoyunun önüne atacak şekilde suçlayıcı ifadeleri, bana kimse sahip çıkmıyor ifadeleri çok şansız açıklamalar oldu. Bu açıklamaların futbolcular ile teknik heyet arasında büyük sıkıntı yaratacağını gördük. Bir takımın başarılı olabilmesi için aile olması gerekir. Bu ailenin üyeleri teknik heyet, futbolcular ve yönetim. Bunlardan teknik heyet ve futbolcular arasında problem yaşanınca böyle bir ayrılık planladık. Bu kararı alırken de Türk hocaların yetersizliği gibi bir şey kesinlikle söz konusu değil. Geçmişte Türk hocalarımız son derece başarılı sonuçlar aldılar. Konuşmamda da bahsettim; hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Hepsi son derece kıymetli. Milli Takım da çok değerli. Stefan Kuntz da dahil burada görev yapan hocalarımız da çok değerli. Yoksa zaten Milli Takımın başına getirilmezlerdi. Biz yeni teknik direktörümüzü seçerken yerli ya da yabancı olarak düşünmedik. Bizi gelecekteki hedeflerimize taşıyacak ve sürdürülebilir başarılar elde etmemizi sağlayacak bir teknik direktör istiyorduk. İsimleri tartışmak yerine yapmamız gereken işin temeline inebilmek. Sürdürülebilir başarıları yakalayabilmek. Sürdürülebilir başarıları yakalamazsak bugün bir tane maçı kazanırız ama bir ay sonra iki tane maçı kaybedebiliriz. Günlük başarılarla ilgilenmek istemiyoruz. En son Dünya Kupası’na 2002 yılında katılmışız. 21 yıl olmuş. Bu geçtiğimiz süreçte bizi ne kadar yerli hoca çalıştırdı ne kadar yerli hoca çalıştırdı. Onun için yerli ve yabancı diye ayrım yapmamız son derece yanlış. Yerli hoca da çalıştırmış olmamış yabancı da çalıştırmış olmamış. Yerli de yabancı da çok önemli isimler görev yapmış. Kişileri yerli ve yabancı olarak tartışmak yerine başarılara odaklanmamız lazım. Futbol Akademileri projemizle, 2. Lig, 3. Lig ve BAL Ligi’nde genç oyuncu oynatılmasıyla ilgili aldığımız kararlarla Türk futbolunu gençleştirmek istiyoruz. U17’de U19’da U21’de beraber oynayan ne kadar çok oyuncuyu A Milli Takıma taşıyabilirsek bu çok önemli. Onun için yabancı veya yerli hoca değil başarı çok önemli. Temele inip sürdürülebilir başarıyı yakalamamız çok önemli. Gerek ben gerek yönetim kurulu üyelerimiz hep birlikte bunun için çalışıyoruz. Biz geleceği planlamak istiyoruz. Önümüzde 2032 için İtalya ile ortak düzenleme için adaylığımız var. 10 Ekim’de sunuma gidiyoruz. Bundan sonra İtalya ile 9 yıl boyunca ilişkilerimiz çok daha farklı bir hal alacak. Gelecekte İtalya ile birlikte gerek sportif konularda gerekse diğer konularda birçok şey planlayacağız. Pazartesi günü İtalya Futbol Federasyonu Başkanı buraya geliyor. Birlikte yapacağımız işlerin bizi ileriye taşıması lazım. 2032 yılına Avrupa Şampiyonu olmak gibi bir hedef koymamız lazım. Hocamıza da söyledim amacımız 2024 Avrupa Şampiyona katılmak olmamalı daha fazlasını hedeflemeliyiz. Uzun vadeli hedeflere ulaşabilmek için geleceği planlamamız lazım. Yıl haritasını çıkarmamız lazım. Bunun için de bir strateji planı hazırlıyoruz. İnşallah bunu da Aralık ayında kamuoyu ile paylaşacağız. Herhangi bir şekilde yerli hocalarımız yetersiz şeklinde bir şey kesinlikle söz konusu değil. Önemli olan başarılara birlikte gidebileceğimiz, birlikte hareket edebileceğimiz, yönetim kurulumuzla hocamız arasında çok iyi bir kimya oluşturmak. İnşallah bunu da hocamızla beraber yapabileceğimizi düşünüyoruz.”
Montella: “En iyiler Milli Takıma seçilecek”
A Milli Takım kadrosuna oyuncu seçimi sürecinde kulüplerle, kulüp antrenörleriyle yakın temasta olmaları gerektiğini ifade eden Montella, “Bilgi akışını karşılıklı iyi şekilde yapmalıyız. Şunun altını çizmek istiyorum, her kulübün kendi yapısı var ve bunu korumak istiyorlar. Bu bildiğimiz bir şey. Ancak, Milli Takım da var! Milli takım da farklı ve herkesin üstünde olan bir organizasyon. Milli Takımın tek bir bayrağı var ve hepimiz o bayrağın altındayız. Bunun bilincini sağlamamız lazım. Her zaman hatırlamamız gereken bir şey var; milli maç milyonlarca insana sevinç verebilir. Bunu herkesin anlaması ve hemfikir olması lazım. Birkaç ay önce deprem faciasında gördüğüm insanlar, o insanların gözüne baktığımda aldığım duyguyu içimde hissediyorum hala. Herkesi mutlu etmek istiyorum. Milli maçlar ve milli bayrağımızın altında… Her şeyi izliyoruz, her ligi takip ediyoruz. En hazır olan, en iyi olan, hem fiziksel hem mental olarak iyi olan oyuncuları Milli Takıma almak istiyoruz. Süper Lig’i, 1. Lig’i ve Avrupa liglerini takip ediyoruz. Genci, yaşlısı en iyi milli oyuncuları almak için inceleyeceğiz. Alt ligleri de takip edeceğiz. Orada da önemli yetenekler olabiliyor.” diye konuştu.
“Yabancı kuralına saygı duymak zorundayız”
Vincenzo Montella, Türkiye liglerinde uygulanan yabancı oyuncu kuralıyla ilgili düşüncesi de, “Bir kural var. Biz de bu kurala saygı duymak zorundayız. Bütün ülkelerin futbolda kendilerine göre kuralları oluyor. Burada da böyle bir kural var, bir şey söyleyemeyiz saygı duyarız. Bütün ülkelerin kendine göre kuralları var.” şeklinde açıkladı.
Montella 3 yıllık imzayı attı
Konuşmaların ardından Vincenzo Montella kendisini 3 yıllığına A Milli Takım Teknik Direktörü yapan sözleşmeyi imzaladı. Başkan Büyükekşi, Montella’ya sırtında isminin yazılı olduğu 9 numaralı Milli Takım forması hediye etti.